TOKYO (AP) – Japon toplumunun hızla yaşlanması herhangi birinin Tokyo’nun Narita hava alanına inip temizliği kimlerin yaptığını görür görmez belli oluyor. Genç insanlar böyle bayağı işleri başka ülkelerde yapma eğiliminde ancak burada genellikle bu tip işler açık bir şekilde yaşamlarının ikinci yarısında olan işçilerce yapılıyor.

Dünyada en yüksek yaşlı insan yüzdesine sahip olma Japonya’ya özgü mücadeleler yaratıyor ancak Pazartesi günü yayınlanan bir BM Topluluğu Fonu raporu bunun uzun bir süre Japon’lara özgü olmayacağını öneriyor. Japonya yüzde 30’u 60 yaşın üste olan tek ülke ancak 2050’ye kadar Çin’den, Kanada’ya, Arnavutluk’a kadar 60’dan çok ülke aynı gemide olacak.

Rapor hükümeti siyasi iradeyi yaşlıları koruma ve sağlıklı ve onurlu yaşlanabilmelerini garantiye alma konusunda zorluyor. Yaşlılara karşı ayırımcılık ve yaşlılar arasında fakirlik pek çok ülkede hala çok egemen, nisbeten zengin endüstrileşmiş ülkelerde bile, diyor rapor.

Sorun kadınlar için daha da kötü, onların yaşamları boyunca iş ve sağlık güvencesine ulaşmaları genellikle sınırlı.

“Yaşlanmanın herkes için bir fırsat zamanı olduğuna emin olmalarına” çalışarak “yaşlı insanlara özellikle daha incinebilir olan kadınlara karşı ayırımcılığı, tacizi ve şiddeti ortaya çıkarmak, incelemek ve önlemek için daha fazla şey yapılmalı” diyor rapor.

“Cesur siyasi liderliğe gereksinimimiz var,” diyor Babatunde Osotimehin, Topluluk Fonunun yönetici direktörü. “Yaşlanma kontrol edilebilir, ancak önce yönetilmek zorunda.”

Bazı ülkelerde, Letonya ve Kıbrıs gibi, 60 yaşın üstündekilerin yaklaşık yarısı fakirlik içinde yaşıyor. Ve Japonya gibi çok endüstrileşmiş ülkelerde bile yaşlılar bazı servisleri alabilmek için mücadele ediyor.

Hisako Tsukida, Japonya’nın eski başkenti Kyoto’da 77 yaşındaki emekli ilkokul öğretmeni, rüya emeklilik yaşamı gibi görünen bir yaşam sürüyor, tai-chi, çiçek düzenleme dersleri alıyor ve termal kaplıca tedavileri ve kas çalışmaları için çeşitli merkezlere gidiyor.

Ama onun var olan boş zamanı hasta kocasına sonra da annesine bakmakla geçti. Japon yaşlıları genellikle evde daha yaşlı akrabalarına bakmak gibi büyük yükler alırlar.

Tsukida şimdi 100 yaşında  olan annesi için bakım evi aramaya çalışmakla yıllar harcadı ve sonunda yaklaşık altı ay önce ender olarak açılan bir boşluktan sonra başardı. Ama şimdi de kendisinin böyle bir mücadeleden geçeceği zaman konusunda endişe ediyor.

“Yaşlı olduğumda ve bir gidecek yer bulmaya ihtiyacım olduğunda bunu tekrar yapabilecek miyim diye merak ediyorum,” diyor.

Birleşmiş Milletler raporu her türlü politik tartışmanın, insanların daha uzun ömür beklentilerinden “uzun ömür yararı” hasat etmek için insanlığın yaşlanmasıyla yüzleşme sorunlarını içermek zorundadır diyor.

Hükümetler yaşlı insanların gelir güvencesini ve temel sağlık ve sosyal servislere ulaşımını sağlamak için güvenlik ağları inşa etmeli, diyor.

Yaşlanma artık yalnızca zengin ülkelerin konusu değil.  Çin gibi gelişen ülkelerde 60 yaşın üstündeki insanların üçte ikisi yaşıyor ve 2050’ye kadar bu rakamın yüzde 80’e yükseleceği bekleniyor. Her dokuz kişiden biri -810 milyon- 60 yaşında ya da daha yaşlı, 2050’ye kadar.beşte bire yükseleceği düşünülen bir sayı ya da 2 milyardan fazla.

Japonya bile, dünyanın üçüncü büyük ekonomisi, yalnızca cılız sosyal yararlar sunuyor, her ne kadar hükümet subvansiyonlu servisler bazı yerlerde hesaplı ev işleri yardımı ve günlük bakım sağlasa da.

Komşular ve dini gruplar genellikle yaşlı insanlara yardım ediyor ve olanaklar – asansörlerle-  birkaç on yıl öncesinden çok fazla gelişti ve diğer engelli ulaşımlarıyla şimdi artık bir norm. Bununla birlikte, bu yılın başlarında yaşlı bir çift ve oğullarının Tokyo’nun bir varoşundaki evlerinde açlıktan ölmüş olmasının anlaşılması Japonya’nın fakirlik ve işsizlikle ilgili kendi büyüyen sorunlarını aydınlattı.

Demanstan rahatsız insanların artan sayısı başka bir sorunu ortaya koyuyor. Dünyada yaklaşık 35.6 milyon kişi 2010’da bu hastalıktan dertliydi, bu sayı yılda yaklaşık 7.7 milyon artıyor ve dünyaya yaklaşık 604 milyona dolara mal oluyor.

Rahatsız olanların temel insan haklarını sağlamak için mutlaka önlemler alınmalıdır diyor BM raporu.

Amerika, Hindistan, Brezilya ve Meksika dahil pek çok ülkede istatistikler yaşlıların genellikle yaşam süreleri boyunca emeklilik sistemine karşılık olarak aldıklarından daha fazla para ödediklerini gösteriyor.

Bu arada emeklilik yaşı arttıkça yararlar kabaran hesap açığından dolayı kesiliyor, yaşlılar oransal olarak daha fazla vergi ödüyor. Rapor kitle iletişim araçlarının gençliğe göre yaşlılığın bir çöküş, yaşlı insanlar için yaşamla ilgili azalan beklentiler zamanı olduğu konusunda basma kalıp sözler ettiği önyargısından şikayet etti.

Yaşlı insanların sağlıkları iyi olduğunda ve mantıklı bir gelir sahibi olduklarında genellikle hayli üretken keyifli hayat yaşayabileceklerini kaydetti.

Raporun yazarları yaşlı işçilerin iş arayan gençlere yol açmaları gerektiği yaygın inancına karşı da bu düşünce şeklinin sınırlı sayıda işin olduğu ve işçilerin değiştirilebileceği yanlış fikrine dayandığını söyleyerek karşı çıktılar.

Rapor, yaşlılar için daha fazla iş, gençler için daha az iş anlamına gelmiyor,” diyor. http://asiancorrespondent.com/90214/un-urges-protection-for-elderly-as-world-grays/

“Yaş konusunda romantik duygularım yok. Ya her yaşta ilginçsinizdir ya da değil.”
~ Katharine Hepburn