Yaşlılık Geçmişte mi Kaldı?
Yaşlıları düşündüğünüzde, saçlara mavi renk veren şampuanlar, naylon pileli etekler, ayak bileğine yığılan taytlar ve kontrol edilemeyen çene kıllarını düşünürsünüz. Bunlar artık geçmişin imajları mı? Kozmetik güzellik tedavilerinin yükselişte olması, medyada modanın daha çok yer alması ve egzersizin her zaman olduğundan daha ulaşılabilir olması… Yaşlandıkça kendimizi bırakmamız için herhangi bir mazeret var mı?
Madonna 50 yaşına geldi ama saçını maviye boyama belirtisi göstermiyor. Kim Catrall 52. yaş gününe yaklaşıyor ama Manola Blahniklerini rahat ayakkabılarla değiştirmiyor ve Helen Mirren serbest otobüs kartı alacak yaşta ama hala en seksi kıyafetlerle kırmızı halıda. Yani, yaşlılık geçmişe ait bir düşünce haline gelmiyor mu?
Lindsay Lohan, Britney Spears ve Amy Winehouse gibileri, gece hayatları nedeniyle sağlıklı görünmekten çok uzaklarken ve başlarını belaya sokarlarken Goldie Hawn, Sharon Stone, Jane Fonda ve Judi Dench gibi Holywood emektarları kırmızı halıda gerçek bir şıklık ve klasik bir göz kamaştırıcılıkla egemenliklerini sürdürüyor.
Gençliğe tutunmanın gizi tamamen kafanızda. Eğer 65’inize geldiyseniz ve aniden modayı izlemek için çok yaşlı olduğunuza ve makyajın ‘genç olanlara’ ait bir şey olduğuna karar verdiyseniz o zaman hemen yaşlılığa gömülürsünüz.
Bu, mini etek ve stilettoların herkese uygun olduğu anlamına gelmez. Ancak, yeni modayı denemeye devam ediyor ve yaşlandıkça neyin sizi iyi gösterdiğini keşfediyor olmanız sizi modaya uygun ve genç gösterecektir.İyi görünmek, bütünüyle bedeninizi, onun biçimini, özelliklerini, kusurlarını tanımayla ve bunu en iyi şekilde kullanmayla ilgilidir. Yaşlandıkça bedenimizi tanımak için daha çok vaktimiz oluyor dolayısıyla ileri yaşlarımıza girdikçe daha iyi görünmemiz doğal.
Helen Mirren ve Goldie Hawn gibiler hala gençlik günlerinde eskittikleri türden kıyafetler giyiyor ve harika görünüyor. Goldie’nin bacakları hala muhteşem ve onları kısa elbiselerle göstermeye devam ediyor, Helen’in dekoltesi çarpıcı ve hiçbir şey onu, bunu sonuna kadar kullanmaktan alıkoyamaz. Fakat bunu yaparken kaçınılmaz da olarak sarkan bölgeleri örtüyor.
Dolayısıyla, yaşın bu eski moda olmuş olan kavramını terk etmeli ve yaşamı, modayı ve güzelliği kucaklamalıyız, kaç yaşında olduğumuzun önemi yok.
Old Age: All in the Past? Caz Moss – Female First
~ Anonim
Bir cevap yazın