50’den Sonra Yaşamı Yeniden Oluşturmak

Dün gece annemi  (soldaki fotoğrafta Harley üstündeki hanım) aradım, en son maceralarıyla ilgili haberleri alabilmek için. Her zaman bir tane vardır. 83 yaşında, yeni bir hobiye, yeni bir işe  başlama, bir yürüyüş kulübüne katılma ya da tüm aileyle Avrupa’ya gitme planı yapmaya karar vermiş olabilirdi. 65 yaşındayken bir iş kurdu, 70’inde dağ yüyüyüşüne başladı ve daha sonra da seyahat etme kararı aldı.

Babam da öyle. Şöminede yakmak için odununu hergün kendi keser, annemle “yaşlılara” hergün yemek dağıtır, ve akşam eğitimlerinde de doymak bilmez bir iştahla stok market, politika, çevre  ve alternatif tıp gibi günümüz dünyası için geçerli olabilecek en son ne bilgi bulabilirse araştırır.

Her ikisi de ortalama  ömür süresini oldukça geçti. Ancak, her ikisi de  hayat dolu, ilginç ve ben büyürken olduğu kadar  canlı – belki de daha fazla.

Anne-babalarının bozulan sağlıkları, tekleyen bellekleriyle uğraşan arkadaşlarımı görüyorum ve iyi genlerle kutsandığımı biliyorum.  Fakat  içtenlikle inandığım şey, sürekli olarak, her gün, değişen fiziksel durumlarına, arkadaş çevrelerine ve evrimlenen meraklarına uyum sağlamak için kendilerini yeniden oluşturan ebeveynlere sahip olduğum için daha çok kutsanmış olduğumdur.

Günümüzde insanların çok uzun yaşadığını söyleyen insanlar duydum. “ 50’ den uzun yaşamak için tasarlanmadık –bu nedenle hayatımızın ikinci yarısında ne yapacağımız konusunda kafamız karışık. Evlilikler bütün bir ömür boyunca dayanamıyor çünkü bu kadar uzun bir zaman başka biriyle yaşarsanız elinizden bir şey gelmez, sıkılırsınız. Bedenlerimiz doğal olarak çöker çünkü, onlar bizi 80, 90 ya da hatta 100 yıl taşımak için tasarlanmadı.” Saçma!

Yaşlanacağımızı, yorulacağımızı, çökeceğimizi ve sıkılacağımızı SANIYORUZ. Teslim oluyoruz. Yeni meraklar, ilgi alanları aramıyoruz çünkü yeni bir şeye başlamak için çok geç diye düşünüyoruz. Oturuyor ve ölmeyi bekliyoruz.

Benim annem babam böyle değil! Otuz yıl öncekinden daha çok eğleniyorlar. Kendileri ve birbirleri hakkında daha fazla şey keşfediyorlar. Uzun süreli eski arkadaşları öldü fakat yenilerini buldular. Değişimi yaşamın  parçası olarak kabuledip yeni bir maceraya koşuyorlar. Kırılgan kemikleri ve işitme kayıplarıyla ilgili kızgınlıklarını paylaşıyorlar. Ve sonra gülüp devam ediyorlar.

Annem bu yakınlarda makuler bozukluk nedeniyle sürücü ehliyetini yenilememeye karar verdi. Bu kararın, yaşam tarzlarının gidişini nasıl etkileyebileceği konusunda yüksek sesle endişemi söyledim. Bakışları yedi saniye kadar donuklaştı ve sonra “Bütün öğle yemekleri ve sanat showları için bana çalışıyor olacağından baban ve ben daha da yakınlaşırız sanırım” dedi.

Allahtan, ehliyet sahibi olma hakkını kaybetmedi, fakat sonunda bu olacak. Yaşam tarzları değişeceği için endişe ediyorum, fakat yaşlandıkları ve yaşamdan umutlarını kesecekleri için değil – yalnızca sevdikleri bazı etkinlikleri bırakacaklarını düşündüğüm için. Fakat ben onları bilirim. Onlar hoşlanacakları, eve yakın bir şeyler bulurlar –ve bitene kadar da  iyi bir hayat yaşarlar.

www.wellpast50.blogs.com

 

 

“Neşe ve kahkaha olduktan sonra varsın kırışıklıklar gelsin.”
~ Schakespeare