Nasıl Ölmekten Korkulmaz
Sara Davidson saygı duyulan bir Amerika’lı gazeteci ve diğer kitaplarının yanı sıra , çok satan Leap!, Loose Change and Joan: Forty Years of Love, Loss and Friendship with Joan Didion adlı kitabın yazarı.
Haham Zalman Schachter-Salomi da, daha çok Reb Zalman olarak bilinir, çok satan bir düzine kitaptan daha fazlasının yazarı. Okumamış bile olsanız (okumalısınız) birini büyük olasılıkla biliyorsunuzdur, From Age-ing to Sage-ing (Yaşlanmadan Bilgeliğe).
Bugün anlatacağım kitabı da okumalısınız. Her yaşlı insan ve olasılıkla bir o kadar da çok yaşlı olmayan insanlar da okumalı. İşte nedeni.
Bir kaç yıl önce Haham Zalman yazar Sara’yla birlikte bir seri konuşma, kitaba döndüreceği konuşmalar, yapmayı teklif etmek için bağlantı kurdu. 85 yaşında biri olarak Sara’ya ne istediğini söyledi:
“… yaşamın, ‘hücrelerinizin ve hard drive’ ınızın yorulduğunu hissettiğiniz “Aralık” adını verdiği aşamasını tartışmak. Ben sizin şimdiki yıllarınızda oldum ama siz benimkilerde olmadınız,’ diye devam etti, ‘ve insanlara ölmekten korkmamaları için yardım etmek istiyorum.’”
Dolayısıyla 2009’da Aralık Projesine (The December Project) başladılar, önlerindeki iki yıl boyunca çoğu Cuma bir araya gelerek Rebbe yaşam boyu ve bazen kavgacı Sara’yı sevgi ve yumuşaklıkla, iç görü ve anlayışla, büyük bir bilgelik ve çok fazla kahkahayla ölümlülüğünün daha derin farkındalığına hoşgörüyle soktu.
Kitap sanırım size de aynı şeyi yapar. Bana yaptı.
Her ne kadar bunların pek azı onun “fanları” için yeniyse de Zalman’ın bazı kişisel öykülerinin Sara’nın bağlantı kurduğu Rebbe’yi tanımayan okuyucuların bu kitabın arayışta olan herkes için olduğunu netleştirmelerine yardım etti.
Sadık bir ateist bile öğretmenleri ve arkadaşları arasında etkili Hristiyan teoloğu Howard Thurman, Katolik keşiş Thomas Merton, Dalai Lama ve birlikte asid (LSD) yolculuğu yaptığı Timoty Larry’ i sayan bir tanrı adamını yok saymakta sıkıntısı olurdu.
Sara rapor ediyor, Leary’le LSD alma (benim de bir zamanlar yaptığım bir şey) Rabbe’nin görüşünü genişletmiş:
“Daha önce dualarda ve meditasyonda deneyimlediğim şey –Tanrıyla tek ve bağlantılı olmak- netti ama yalnızca Yahudilik değildi. Dinlerin sınırları aştı.
“İrlandalı bir Katolik olan Tim Leary’la bir Hindu tapınağında oturuyordum ve bütün din formlarının tanrının bizimle bağlantı kurmak için taktığı maskeler olduğunu algıladım.
“Bütün dinlerin gerisinde bir gerçek var ve bu gerçek belirli insanlarla konuşmak için ne tür giysi gerektiriyorsa onu giyiyor. Yahudiler için o taçlı bir Torah. Hıristiyanlar için sonsuzluğa girmek için İsa. Ama tek bir bakış açısı tek başına doğru değil.’”
Bunu okuyunca Reb Zalman’a pek çok inanmayanın da sonsuz olanla kurumsal bir dinin tuzakları olmadan birlik içinde hissettiğini hatırlatmak istedim. Sonra hemen Zalman’ın bunu bilmemek için fazlasıyla akıllı olduğunu algıladım.
Bir Cuma seansında, Zalman Sara’ya kişisel işi- affetme– üzerine çalıştığı bir zamanı anlattı ve bunu üç kısımda açıkladı: yaptığınız zararı tamir etme, size zarar verenleri affetme ve en zoru da kendinizi affetme.
Sara kitapta sıklıkla yaptığı gibi benim sorumu sordu:
“’Artık utanıyor hissetmediğiniz bir noktaya nasıl ulaşırsınız?’
“Zalman o utanma türüne ‘yüksek sadakat pişmanlığı’ diyor diye yazıyor Sara. ‘Cehennemde gerçek bir ateş olduğunu sanmıyorum,’diyor Zalman, ‘ancak eğer yoğun bir pişmanlık yaşıyorsanız, işte o cehennemin ateşi.’
“Olanı dışlamanın ya da gömmenin bir anlamı yok, diyor.’Ancak sürekli olarak bunun rahatsızlığını çekmek de aptalca.’”
Reb Zalman’ı dolaylı olmakla yanlışlayamazsınız. Ve sonra Sara’ya zararı, acıyı ve korkuyu nasıl tamir edeceğini gösteriyor.
Ve kitabın sonunda kuşkucu Sara, ölmekten daha az korkar görünüyor. Rebbe’nin kurallarını özetliyor:
“…sezgiye güvenin; belleğiniz başarısız olursa, varlığınızın iç duyusuna odaklanın –ben- dikkatinizi önünüzdeki yola çevirin, dikiz aynasına değil; yargılamadan cömert olun; herkesi, özellikle kendinizi affedin ve takılıp kalmayın, bırakın gitsin.
“Ölüm gerçeğiyle daha rahat olduğumun farkına vardım,” diyor Sara. “Ona daha az korkuyla, bağları gevşetme ve serbest bırakmada daha fazla hazır olarak bakıyorum. Bu sabit bir pozisyon değil kuşkusuz…”
Hayır. Bu konuda, asla değil.
Aralık Projesinin sonunda 10 kısa bölüm var. “Ölüme daha hazır olmak” için Zalman, karısı ve Sara tarafından hazırlanmış 10 küçük ders ya da egzersiz.Teşekkür etme, bellek bozulursa ne yapılacağı, Tanrıya şikayet ve yaşamı gözden geçirme gibi konuları kapsıyor.
İşte Sara Davidson ve haham Schachter-Shalomi’nin kitabın kağıt kapağının arkasında bulunan resimleri
http://www.timegoesby.net/weblog/2014/03/how-not-to-freak-out-about-dying.html
~ Zen Budizm
Bir cevap yazın